Bu yıl, Ahlat’ta Ağustos ayı dolu dolu geçti.
Bitlis’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü,
Ahlat Şenlikleri,
1071 Ahlat – Malazgirt Zaferi kutlamaları çerçevesinde yapılan etkinlikler göz doldurdu.
Yıllardır dinlediğimiz efsaneler gerçek oldu.
Ahlat – Adabağ arası, yaklaşık 14 km mesafe, -Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı suyunda yüzmenin zorluğuna rağmen- yüzücüler tarafından 6-8 saat arasında yüzüldü.
Halk arasında bir efsane anlatılırdı.
Bir zamanlar Ahlat’tan Adabağa kadar yüzen gençler Adabağ’dan aldıkları elmaları Ahlat’a getirir halka ikram ederlermiş.
8 Ağustos’ta bu efsane gerçekleşti.
Profesyonel yüzücülerin yanında Ahlatlı yüzücüler de bu etkinliğe katıldılar.
Yüzücüler, Adabağ’dan getirdikleri elmaları halka dağıttılar.
Profesyonel yüzücüler, Nemrut Krater gölünde 7 km’lik parkuru da yüzerek geçtiler.
Van Gölü Aktivistlerinin ve mahalli kuruluşların gayretleriyle gerçekleşen bu etkinliğin, gelecek yıllarda ilgili bakanlık tarafından yapılacağı müjdesi verildi.
Yüzme etkinliğinin gerçekleşmesinde payı olanları, özellikle Ahlatlı mizah ustası, meslektaşım Behlül Şerefoğlu’u tebrik edip, hakkını teslim etmek lazım.
Ahlatlılar, Ömer Timuçin’in çalıştırdığı gençlerden oluşan Ahlat Halk Eğitim Merkezi Folklor Ekibinin gösterileri, Mustafa Akarsu, Hüsamettin Ergöl, Gürhan Ötün, Metin Akgün gibi mahalli sanatçıların konserleri, Ahlat korosunun seslendirdiği “Ahlat Türküleri” ve mehter marşları ile coştular.
Yüzme yarışları, atlı cirit oyunları, yemek yarışmaları her zamanki gibi heyecanla izlendi.
Solo Türk’ün gösterileri kutlamalar renk kattı.
Tarihimizde bir ilk gerçekleşti.
Bakanlar Kurulu ilk defa bir ilçede toplandı.
Bir kez daha Ahlat’ın tarihi misyonuna ve Türkiye için önemine vurgu yapıldı.
Bu etkinliklerin tümü biz Ahlatılar için sevindirici ve gurur vericiydi.
Gelecek yıllarda da bizleri sevindirecek, gururlandıracak bu etkinliklere devam edilir mi?
Ahlat adına yeni ilkler yaşanır mı?
Niye yaşanmasın?
Ben yaşanacağına inanıyorum.
Hem de bütün kalbimle inanıyorum.
Ümit ediyorum.
Hayal ediyorum, (Ki hayallerim çoğunlukla gerçekleşir. )
Önümüzdeki yıl, yani 954. veya daha sonraki 1071 Ahlat –Malazgirt Zaferi Kutlamalarında;
Türk Devletlerinin Cumhurbaşkanlarını Ahlat’ta hep bir arada göreceğiz.
“Turan Ordusu”nun bir birliği Ahlat’ta konuşlanacak.
Ahlat, TÜRKSOY’un Türk dünyası kültür başkenti olarak seçtiği şehirlerden biri olacak.
Anadolu’dan tüm dünyaya uzanan gönül köprüleri kuran TİKA’nın kuracağı yeni köprünün bir ayağı Ahlat topraklarına basacak.
YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ, tüm dünyada verdiği “Türkçe Eğitimini” Ahlat’ta taçlandırarak, Türk devletleri ortak alfabesinin temelini Ahlat’ta atacak.
Evet, Ahlat’ta efsaneler gerçek oluyorsa, hayaller de bir gün mutlaka gerçekleşir.
Yeter ki biz, inanalım.
Hayallerimizin peşinde koşalım.
Kendimiz koşamıyorsak, koşanlara destek olalım.
Koşanlar için;
Ya bir yol bulalım,
Ya bir yol açalım,
Ya da yoldan çekilelim.